Bu sayfayı yazdır

Hasan Dağı Tırmanışı




Gebze Doga Sporları Kulübü'nün programında yer alan Hasan Dağı faaliyetini gerçekleştirmek üzere Zirve Dağcılık Kulübünden Mutlu ve Tolga ile birlikte GEDOSK'tan faaliyete katılan arkadaslarımızla buluşarak 15.06.2007 tarihinde saat 23:00 de İstanbul’dan yola çıktık. Araçta kısa bir etkinlik bilgilendirmesinin ardından biraz uyku biraz sohbetle Ankara’ya ulaştık. Söğütözü’den Zirve üyesi Hıdır Abi’yi alarak tekrar yola koyulduk ve saat 08,00 de Aksaray Ağaçlı tesislerine gelerek kahvaltımızı yaptık. Ağaçlı’dan sonra market alış verişimizi yapmak için şehir merkezinde son molamızı verdik ve tamiratlarla iyice bozulan yoldan Helvadere yönüne girdik. Yol üzerinde yaşlı bir teyzeyi aracımıza alarak köyün girişine bıraktık. Yol ayrımından Karbeyaz Otel tabelasını takip ederek Hasan Daği’nın yamacındaki bu şirin otele ulaştık.




Kamp yeri olarak da kullanılan ve Otelin hemen üzerinde bulunan taş yayla evleri sahipleri tarafından kullanılmaktaydı. Dağın eteklerinde belirli aralıklarla kurulmus yayla çadırları, yüzlerce koyun, keçi ve eşek ile gorevi havlamaktan başka bir sey olmayan köpeklerin yarattiğı ses armonisi, kuru sıcakla beraber göze çarpan ilk izlenimlerdi.
Taş evlerin çevresi dolu olduğundan Otelin hemen altındaki düzlükte kampımızı kurduk. Ekibimiz 13 kişi olmasina karşın 10 çadır kurup neredeyse kişi başı 1 çadır düşecek şekilde oldukça konforlu sayılabilecek bir kamp ortamına ulaştık. Sıcak kendini daha da hissettirip vucudumuzdaki suyu tüketmeden kendimizi otele attık. Tesiste klima olmamasına rağmen binanın yapımında kullanılan briket tuğlanın etkisiyle içerisi oldukça serin hatta üşütecek kadar soğuktu. Otelin tek gorevlisi Yavuz’un çayını içip, sohbet edip okey oynayarak vakit geçirdik. Bu sırada GATA’nin dağcılık ekibi de otele geldi. Vadi dibinde kamp yaptıklarını ve gece tırmanışa geçeceklerini söylediler.




Saat 18,00 de kampımızda gece başlayacağımız zirve çıkışı için faaliyet toplantımızı yaptık. Görev ve malzeme paylaşımımızın ardında yemek yiyip uykuya çekildik. Gecenin sessiz olmasını umarken yaylalardan sıkılan mermi sesleri, çoluk cocugun bağırışları ve havlayan köpekler bize bu imkânı sunmadı. Bu ses cümbüşüne çadırlarımızın dibindeki eşeğin frekans tanımlaması mumkun olmayan bir tonla anırmaları eklenince her ihtimale karşı sürekli çantamda taşıdığım kulak tıkacını kulağıma takıp yapay bir sessizlikle uykuya daldım.




Gece saat 01,15 de kalkıp kahvaltımızı yaptık ve saat 02,00 de zirve yolculuğuna çıktık. Kafa fenerleriyle dere yatağının üst kısmından yamaca doğru hafif bir eğimle yürüyüşe başladık. Bir süre sonra Hasan Abi kendini iyi hissetmediğini söyleyerek geri dönüşe geçti. Biz de gecenin karanlığında ağır ağır “boyun” bölgesine doğru ilerlemeye devam ettik. Bu sırada Dağ evi yakınlarında GATA ekibinin kafa fenerleri gözükmeye başladı. Gün ağarırken boyuna ulaştık Bu noktada Kar-Buz rotalarının sol kulvarına yöneldik ve bu noktadan sırta çıkmayı hedefledik. Çürük kaya yapısı ve akan çarşağın verdiği zorlukla kaya dibinden yükselmeye başladık. Bu sırada taş düşürmemek için dikkatli olmaya çalışırken her şeye rağmen düşen taşlar konusunda birbirimizi uyarıyorduk. Kulvar ileride biraz sağa yatarken zaman zaman bouldering tarzı yan geçiş hamlelerini de gerektiriyordu. Yaklaşık 1 saat bu teknikle tırmanmaya devam edip dağın sırt kısmına ulaştık. Sırt hattını takip edip ilk olarak saat 07,30 da “zirve defteri”nin bulundugu noktaya geldik. Deftere rotamızı ve ekibimizi yazıp tekrar yürüyüşe devam ettik ve 12 kişi olarak saat 07,50 de 3268m lik zirveye ulastik. Zirvede 30 dakikalık yemek ve fotoğraf molası verdik, Erciyes, Aladağlar ve 360 derecelik görüş alanını inceledik.




Faaliyet boyunca pırıl pırıl güneş ve güzel havanın olması çevreyi daha iyi izlememizi sağladı. Molanın ardından klasik rota yönüne doğru hareket edip boyuna ulaştik. Burada GATA ekibi ile karşılaştık. Kısa bir merhabalaşmanın ardından inişimize devam ettik. Bir süre sonra Aksaraylı başka bir gurup ile daha karşılaştık. 7-8 kişilik ekip ellerinde birer pet şişe su ile yakan gunesin altında zirveyi hedeflemişti. Sohbetin ve uyarıların ardından yolumuza devam ettik. Kaya, çarşak kısmını geçtikten sonra açık bir rota ve görüş mesafesi imkânıyla serbest iniş kararı verdik. Herkes kendi yorgunluğuna göre kendi temposunda otele doğru inmeye başladi. Ben de “tek artçımız” Mutlu’dan artçı görevini devralarak en arkada inişi tamamladım. Faaliyetimizi toplantımızda planladığımız gibi saat 12,00 de bitirdik ve kampımızı toplayıp saat 13,15 de bölgeden ayrıldık. Yolda yemek molasısının ardından gece saat 01,00 de İstanbul’a ulaştık.
Etkinlik öncesinde Aksaray Valiliği ve Jandarma’ ya ekibimiz hakkında bilgi faksı cektik. Bunun yanında kampı kurduğumuzda, gece 02,00 de tırmanışa başladığımızda, zirvede ve iniş sonrasında 156 yı arayarak Jandarma’ya düzenli bilgi verdik.




Zirve tirmanışı sırasında tüm ekip üyelerimiz kask kullandı. Bunun dışında yanımıza acil durum ve olası kaza halinde kullanmak üzere 1 uyku tulumu, 1 mat, 2 ilk yardım seti, 3 telsiz aldik.
Kızlarsivrisi tırmanışımızın ardından programımızdaki Hasan Dağı etkinliğini de tüm ekip arkadaslarımızın uyumu, ve takım bilinci ile tamamladık. Seçtiğimiz rota bu faaliyete rutin yürüyüş zorluğunun yanında yardımlaşmayı da gerektiren bir ortam yarattı.


Ekip :
Ozgur Konya Rehber
Mutlu Atac Artcı
Hasan Boyacı
Cemal Üstün
Servet Karahan
Esin Handal
Nevzat Özkardeş
Hıdır Karadağ
Tolga Kalavak
Zeynep Basıbüyük
Ayhan Bagac
Faruk Değirmenci
Fedai Kurtul



Özgür KONYA
Okunma 13869 defa Son Düzenlenme Cumartesi, 29 Ekim 2011 20:54
Yorum eklemek için giriş yapın