Yukarı çıkan herşey aşağı inmek zorundadır. Eğer bisikletle aşağı iniyorsanız, aşağı iniş, adrenalin salgılarınızı bir hayli yükselten bir deneyim halini alır. Çoğu bisiklet seven için bir tutku olan iniş sürüşü için aşağıda sıralayacağımız teknikler, bu sürüş sırasında size oldukça büyük fayda sağlayacaktır.

İneceğiniz yola yukarıdan baktığınızda oldukça kayalık, girintili-çıkıntılı ve dik görünebilir ve eğim gözünüzü korkutabilir. Oysa ki, yürüyerek inebileceğiniz her araziyi bisikletle de rahatlıkla inebilirsiniz:
Tekerlekler
Eğer bisikletinizin tekerleklerini ayakkabınız gibi düşünürseniz, bisikletle iniş konseptini daha rahat anlayabilirsiniz. Düz bir zeminde yürürken, darbeleri en aza indirmek için yere önce topuklarınızla basarsınız, ayağınızın diğer bölümleri de topuk hareketini izler. Daha sonra ayak tabanınız gerilir, ön ayak kemiklerinize doğru hamle yapıp baş parmağınızla kendinizi ittiğinizde bir sonraki adım için hazırlanırsınız. Yürümek aslında bir nevi kontrollü düşüştür. Bisikletle aşağı doğru sürüş de tıpkı yürüyüş gibidir- kontrollü düşüş
Tekerlekleriniz de ayaklarınız gibi ilerlemeye devam ederler. Frenler, tekerleklerin hangi hızda ilerleyeceğini belirler. Tekerleklerinizi kaydırmaya izin vermediğiniz sürece, tekerleğinizin yola vereceği hasar, ayakkabınızdan fazla olmayacaktır.
Frenler
Tabii, tüm bunlar frenleme tekniğinize bağlıdır. İyi bir fren tekniği, düzenli bir iniş yapmanıza yardımcı olur. Eğimli bir yolda, en büyük destekçiniz, arka frenler olacaktır. Ön frenlerin durdurma kuvvetinin daha fazla olduğu doğrudur ama kuvvetli olduklarından, gidonun üstünden fırlayıp düşmenize sebep olabilirler. Arka frenleri kullanmanız, hızınızı kesmekle kalmaz, aynı zamanda ön frenlerinizin itme kuvvetini de azaltır. Ön fren, uzun aralıklarla ve çok hafifçe kullanılmalıdır. Yolun oldukça dik olduğu ve kontrolü sağlamak için her iki frenin de gücüne ihtiyacınızın bulunduğu durumlar dışında, ön fren sadece dengeleyici ve yardımcı kuvvet konumunda olmalıdır.
Denge
İniş sırasında bisikletiniz ileri gitme eğiliminde olduğundan, sizi de beraberinde hareket etmeye yöneltir. Bu noktada, bir yandan ilerlemenizi devam ettirmek, bir yandan da bisikletin sizi fırlatma eğilimine karşı koyup direniş göstermek durumunda kalırsınız.
Ağırlık Arkada, Hareketi Öne Yöneltin – İniş sırasında, vücut ağırlığınızı mümkün olduğunca selenin arkasına doğru kaydırmaya çalışın. Bu şekilde bisikletinizin ön tekerleği sabitliğini kaybedip sağa sola hareket etmeye başlarsa, ağırlığınızı çok geriye vermişsiniz demektir. Bu durum, ön süspansiyonu olan bisikletlerde daha net ortaya çıkar. Bu tarz bisikletler, amortisörün sertlik ayarı sırasında dahaçok deneme yapmanızı gerektirir.
Alçalın – Vücudunuzu mümkün olduğunca bisiklete yakın tutmaya çalışın. Süspansiyon sistemleri arazideki sarsıntıların büyük bir kısmını emerler; fakat sahip olduğunuz en büyük darbe emiciler, kollarınız ve bacaklarınızdır. Dirseklerinizi 90 dereceden biraz fazla bir açıyla kırın ve gidonu çok sert bir şekilde kavramaktan kaçının. Manevra kabiliyetinizi artıracak en önemli etken, kaslarınızı gevşek tutmaktır. gidonu gereğinden fazla sert tutup tutmadığınızı nasıl anlayabilirsiniz? Gidona parmaklarınızla vurmaya çalışın. Eğer zorlanıyorsanız, çok sıkı tutuyorsunuz demektir.
Süspansiyonunuz olsa dahi, bacaklarınızın gevşemesine ve darbelere hazırlıklı olmasına izin verin. Ağırlığınızı arkaya verin, seleyi bacaklarınızın arasına sıkıştırın, dizlerinizi kırın ve bacaklarınızı gevşek bırakın.
Platform Durumuna Geçin— Ayaklarınızı saat 3 ve 9 pozisyonunda tutun (Sayfanın sonunda bulunan fotoğrafa bakabilirsiniz). Bu duruşa platform adı verilir ve ayaklarınızın alacağı en iyi pozisyondur. Bu pozisyondayken bisikletin merkezine geçmiş ve kendinizi dengelemiş olursunuz. Bu durumdayken herhangi bir aksiyon göstermeniz gerektiğinde, ağırlığınızı öne-arkaya veya sağa-sola vermeniz yeterli olacaktır.
Akıcı Bir İniş İçin—Bisiklet üzerinde dengenizi sabitleme çalışmaları bisikletinizi düzgün biçimde aşağı sürmede tek işe yarar unsur değildir. Seçtiğiniz rota ve fren kontrolü de akıcı bir iniş için önemli rol oynar.
Rotanızı Seçin— Yeni başlayan bir bisikletçinin yaptığı en büyük hatalardan biri de, yol üzerinde tehlike yaratabilecek noktalara odaklanıp, gitmesi gereken doğrultudan uzaklaşmasıdır. Kendinize bir rota seçin ve bu rotaya sadık kalın. Gözlerinizi belirlediğiniz doğrultudan ayırmayın. Olası tehlikelere hazırlıklı olmak için gideceğiniz yolu gözden geçirin. Başınızın kabaca yola paralel olmasına özen göstererek ileriye bakın. Olabilecek tehlikeleri önceden bilmek, manevralarınızı ayarlayıp, dengenizi sabitleyebilmeniz açısından büyük önem taşır.
Ne tür tehlikelere dikkat etmelisiniz? Bu sizin kabiliyetinize bağlıdır. Herhangi bir bisikletliyi durdurabilecek bir ağaç kütüğü, başka biri için üstünden atlayıp geçilecek hafif bir tümsek niteliğinde olabilir. Genel olarak, oynar kayalara, derin kumluk bölgelere, nemli ağaç köklerine, sulak araziye, yayalara, diğer bisikletlilere ve olası yaban hayvanlarına karşı – ayı, geyik, yılan, vs. - dikkatli olmalısınız.
Yolu gözden geçirmenin pratik bir yolu: İnişe geçtiğiniz sırada, 5-6 m. ileriye bakın. Daha sonra gözlerinizi tekerleğine çevirin. Bu ileri-geri hareketi sürekli yaptığınızda, gözleriniz oldukça fazla bilgi toplayacaktır.
Hızınızı Kontrol Edin—Yokuş aşağı hızla ilerlemek, rüzgarı yüzünüzde hissetmek ve damarlarınızda dolaşan adrenalinin keyfini çıkarmak istiyorsunuz. Bu, bisiklet sürüşünün keyifli bir yanı olmakla birlikte, yollarda yalnız olmadığınızı da unutmamanız gerekmektedir. Birdenbire yolunuza çıkan bir yayaya veya başka bir bisikletliye çarpma riskini gözden kaçırmamanız gerekir. Bu, hız yapamayacaksınız anlamına gelmez; sadece hızınızı kontrol etmeyi öğrenmelisiniz. Aşağı iniş sırasında hızınızı arttırmanın yolu, fren kullanmak, kontrolü sağlamak ve yolu optimum performans için kullanmaktan geçer.
Püf Noktaları:
Ağırlığınızı arkaya verin.
Dirseklerinizi kırın ve vücudunuzu alçaltın.
Her iki freninizi de kullanın ama arka freninizi daha fazla sıkın. Bu sayede ön freni bıraktığınızda daha fazla momentum sağlayabilirsiniz.
Çeviren : Evren Atvur©
Kaynak : www.rei.com