Dağları, şekilleri itibariyle 3' e ayırmaktayız.
I- Herhangi bir sıraya bağlı olmayan TEK DAĞLAR
II- SIRADAĞLAR
III- KÜTLESEL DAĞLAR
Bu tiplere ülkemizden örnek vermek gerekirse, genelde volkanik kökenli yada aşınmaya karşı dirençle kısmen yüksekliğini korumuş olan Erciyes, Ağrı, Süphan, Nemrut, Uludağ, Honaz, Akdağ, Kazdağ ayrıca ve Alemdağ tek dağ birimlerini oluştururlar.
İkinci tipte yeralan sıradağlara gelince; Toroslar ve Kuzey Anadolu (= Doğu Karadeniz ) Dağlara Alp Orojenez ( Alp Dağları Oluşumu ) kuşağının bir parçasını oluştururken, kuşkusuz bu gruplar içinde gerçek birer sıradağ karakterini gösteren üniteler olarak kuzeyde Rize ve Soğanlı Dağlarını, Toroslarda Bolkar-Aladağ sırasını, Batı Anadolu' da Bozdağlar, Aydın Dağları ve Sultan Dağlarını örnek gösterebiliriz. Tek dağlar ile sıradağlar arasında kalan üçüncü bir tip olaraksa, kütlesel dağlar bulunur. Özellikle Doğu Anadolu' da daha yaygın bir tip olarak ortaya çıkan kütlesel dağlar, Alp Orojenezi esnasında Doğu Anadolu'nun yanlardan gelen basınçlarla sıkışmasından oluşan kırıklar ve kıvrımlar sonucu şekillenmişlerdir.
Bunlara örnek olarak en başta Cilo Dağlarının merkezi kısmına rastlayan Hakkari Dağlık Kütlesi verilebilir. Yine aynı bölge içinde Şerafettin, Şakşak, Karasu Dağları bu tipin diğer örnekleri olarak verilebilir.