PURSİK
1) Emniyet mekanizması ve sabit hat üzerinde yükselmede kullanılan bir sürtünme düğümüdür. Tırmanış ipinin çevresine genellikle ipin çapının %70'i kalınlığında bir başka ipin dolanması ile oluşturulur. Perlon, pürsik ipi, yada tırmanış ipinin bir parçası ile kullanılabilir. Düğüm üzerinde yük yokken rahatlıkla aşağı-yukarı kaydırılır. Yüklenme anında ise otomatik olarak üzerindeki yük kalkıncaya kadar kilitlenir.
SEKİZLİ DÜĞÜMÜ
Bütün tırmanış düğümleri arasında Sekizli düğümü en temel ve en kullanışlı olanıdır. Hem düğümü atması hem de çözmesi kolaydır ve sıkıca bağlandığında ip üstünde stresi azaltır. İpin herhangi bir yerine atılabilir ancak ipin ucuna atılıyorsa emniyet açısından ucuna bir düğüm daha atılmalıdır. Bırakılan uç kısa olmamalıdır.
Genel olarak sekizli düğümün kullanıldığı iki temel yer vardır.
Birincisi ipin halkasına malzeme bağlamak ikincisi ise ipi emniyet kolonu gibi bir yerlere bağlamaktır. Emniyet kolonu , ağaç, sütün gibi yerlere sekizli düğümü atarken başlangıç basit sekizli düğümü ile olur, ipin ucu bağlanılacak yerden dolaştırılıp tekrar basit sekizliyi takip ederek düğüm tamamlanır.
Çadır seçiminde maksimum rahatlık , yer ve bazen de görünüm göz önünde bulundurulmalıdır.Birçok çadır modeli vardır. Bunlardan ikisi Alpin modeller ve Dome (kubbe) modellerdir. En belirgin farklılıkları şekilleridir.Alpin çadırlar "A" şeklindedir, başında ve sonunda iki çubuk bulunur. Dome çadırlar kubbe şeklindedir, ikiden fazla pol kullanılır ve bunlar birden fazla yerde kesişirler. İç kısımları geniş olduğundan ana kamplarda tercih edilirler.
Rüzgara dayanıklıdırlar.Tenteler polyester ve naylondan yapılır ve hafif olurlar. Ana kamplarda yani taşımanın problem olmadığı yerlerde polyesterden daha dayanıklı olan kanvas tente tercih edilebilir. Taşımanın problem olduğu yerlerde ise polyester tercih edilir.Polyester tenteler naylonlara oranla ultraviyole ışınlara karşı daha dayanıklıdır.Naylon tentler ise hafiftir.
Seçtiğiniz modelin iyi bir havalandırmaya sahip olmasına dikkat etmek gerekir. İç duvarları yoğunlaşmayı minimize ederek nefes almalı ve su geçirmemeli.
Çadırlar tek ve çift katlı olurlar ancak günümüzde çift katlı çadırlar tercih edilmektedir. Her ne kadar tek katlı çadırlar Gore-Tex gibi nefes alabilen malzemeden yapılsalar da su buharının dışarıya çıkamaması durumunda iç kısım ıslanır. Çift katlı çadırların iç kısmında nefes alabilen kumaştan iç tente dış kısmında ise su geçirmeyen bir tente bulunur. Dış tente yerin birkaç santim üstüne gelir ve içerideki su buharının dışarı çıkmasını sağlar. Yağmurlu havalarda dıştaki yoğunlaşma artar.İç tentenin görevi ise kuru bir kullanım sağlamaktır.Taban su geçirmez olmalıdır. Dış ve iç tente arasındaki hava boşluğu da önemlidir. Eğer mesafe az ise içeriden birinin iç tenteye değmesi iç tenteyi dış tenteye değdirir ve iç tente ıslanır. Bu iç ve dış tentelerin gergin kurulumuyla çözülebilir.
BOYUT
Çadırın boyutu yapılan aktiviteye, kullanıcı sayısına, malzemelere göre seçilmelidir. Yürüyüşler, dağcılık, bisiklet faaliyetleri için hafif olanlar tercih edilmelidir. Sadece kampçılık için hafif olmaması çok büyük bir problem yaratmaz hatta büyük odalı çadırlar bu faaliyetlerde daha iyi bir fikirdir. Çadırın kullanılan kısmı içi olduğu için göz önünde bulundurulması gereken kısım burasıdır. Çadır boyutu mata göre seçilmemelidir çünkü uyku tulumu mattan dışarı taşar yani adam başı kenarlar dahil 60cm vermek ideal olacaktır. Uzunluk seçerken boyunuza bagajlı çadırlarda 15cm , bagajsızlarda ise 20cm eklemek gerekir. Yüksekliği saptamak içinde , bağdaş kurarak oturup başınızdan itibaren 10cm ekleyerek karar vermelisiniz.
ÇADIR ÇEŞİTLERİ
Genel hatlarıyla çadırlar 3 mevsim ve 4 mevsim olmak üzere ikiye ayrılır.
Üç mevsim çadırlar yaz,ilkbahar ve sonbahar koşullarında tercih edilir. Rüzgar ve yağmurda performansları iyidir ancak aynısı kar için söylenemez. 5cme kadar olan kar seviyesinde problem çıkartmasa da 50cm kar seviyesinde büyük sorunlar çıkaracaktır.Hafif , ufak ve taşıması kolaydır ancak havalandırması çadır içinde yemek yapmaya müsait değildir.
Dört mevsim çadırlar da genelde bir ya da iki pol fazla vardır. Böylece güçlü rüzgarlara ve kara dayanırlar. Kış çadırları genelde kubbeli şekle sahiptir böylece tepesinde kar birikimi az olur.
Konvertıbıl (değistirilebilir)çadırlar ,dört mevsim çadırlardır ve üç mevsim çadıra pollerin ıkarılması ya da bazı modellerde fermuarla dönüştürülebilirler.
Sıcak hava çadırları hafif bir sığınaktır ve genelde bir ya da iki kişiliktir. Üç mevsim çadırlar gibi kullanılırlar ancak çekici yanı ılık ve nemli havalardaki kullanım rahatlığıdır.
Tek duvarlı çadırlar
Bivak , çadır kurulma imkanı olmayan yerlerde yine çadır görevi görebilecek fakat onun kadar ağır ve ayrıntısı olmayan koruyucu tentelere denir.Tek kişiliktir uyku tulumu çanta ve kişi ancak siıar.İki kişilik bivaklarda yaygın olarak kullanılmakta, hatta tek kişilik bivaklara göre daha sıcak olduğu için tercih edilmekte
- Çadırların hem fiziksel hem de psikolojik fonksiyonları vardır. Kişiyi çevreden koruduğu gibi güven duygusu da verirler.
- Şehir dışındaki olasılıkları göz önünde bulundurarak çadır alınmalıdır.
- Üç mevsim çadırlar hafif oldukları için , dört mevsim çadırlar sert şartlarda sağlam oldukları için tercih edilmelidirler.
- Dört mevsim çadırlar üç mevsim çadırlardan %10-20 daha ağırlardır
ÇADIR BAKIMI
-Aktivite sırasında:
• Çadırı kurmak için bulduğunuz er düz olmalı ve iyice temizlenmiş olmalı( kozalaklar , taşlar vb.. maddeler temizlenmeli).Temizlenmemesi sadece kişiye değil çadıra da zarar verecektir.
• Çadırın alt kısmını aşınmalardan korumak için bir bez kullanın. Bu ayrıca sabahları çadırı rahat toplama imkanı da verir.
• Çadırın içine girerken ayakkabılar çıkartılıp dışarıda bırakılmalıdır.
• Güneş ışınları (UVB ve UVA) naylonu çabuk yıpratır. Eğer kamp alanında gölge bir yer yok ise çadıra bir yağmurluk örtülmelidir.
• Eğer kazıklar unutulmuş ya da kaybedilmiş ise çadırım köşelerini sabitlemek için taş kullanılabilir, hava rüzgarlı ise bu taşlar çadırın içine koyulabilir.
• Çadır toplanırken her seferinde aynı yerden ve aynı şekilde değil farklı yönlerden toplanmalıdır çünkü zaman içinde kat yerleri aşınır.
- Aktivite sonrası:
• Çadır kaldırılırken kuru olduğundan emin olunmalıdır, en önemli kural kuru olmasıdır. Eğer çadır uzun bir süre için ıslak ya da nemli bırakılırsa küflenme başlayacaktır. Her aktivite sonrası çadır açılarak kontrol edilmeli , nemli bile olsa gölge bir yere koyularak kurutulmalıdır.
NOT:Bu kurulama kuralı aktivite sırasındada geçerlidir. Yağmurdan dolayı ya da herhangi bir şekilde ıslanan çadır gün içerisinde mutlaka kurutulmalıdır.
• Çadırı temizlemek için yumuşak bir sünger kullanılmalı ve topraklı bölgeler el ile temizlenmelidir. Temizlikte soğuk su kullanılmalıdır , deterjan kullanılmamalıdır..Yıkamadan sonra gölge bir yere koyup kurutulmalıdır.
• Çadır asla makinede yıkanmamalıdır ve kurutulmamalıdır;ısı naylonun şeklini bozar ve eritir.
KÜFTEN ARINDIRMAK
Çadır ıslak kaldığında zaman içerisinde mutlaka küflenecektir;kötü görünecek, kokacak ve su geçirmeyen kısma zarar verecektir.Küflenmenin başlamasına izin vermeyin!!
Küflenme var ise kurtulmanın bir tek yolu vardır:
• Çok sert olmayan bir sünger ile iyice temizlenmeli
• Eğer hala temizlenmediyse 1 galon suya 1,5 kap Lysol koyup , süngeri içine batırıp yavaşça küflü bölge temizlenir.
Çadır kurulup kurumaya bırakılır.
ÇADIR KURARKEN
Önce nereye kurulması gerektiğine karar verilmeli. Çadır ( kamp) suya çok yakın , ağaç altına (yağmur sonrası dallardan sular damlamaya devam eder ve de yıldırım tehlikesi vardır), dere yataklarına, patikalara ve yamaçlara kurulmamalıdır.
-Çadırın zemini düz ve taşlardan arındırılmış olmalıdır.
-Yer seçilip düzenlendikten sonra kurulacak olan çadıra , kazıklara , direklere sahip olunmalıdır;rüzgar malzemeleri uçurabilir ya da yoğun bir kar yağışı var ise üstünü kapatabilir.
-Çadır kurulur kurulmaz içine çantalar rüzgar ihtimaline karşı koyulmalı daha sonra gerdirme işlemine geçilmelidir.
-Eğer çadır nemli ise çok gerdirilmemelidir, kuruduğunda yırtılabilir.Çadır gerektiği kadar yani dışarıdan su toplamayıp , iç ve dış tentenin birbirine değmemesini sağlayacak kadar gerdirilmelidir.
-Tehlike anında dışarı kolay çıkılabilmesi için çadırın kapı kısmı boş bırakılmalıdır.
-Giysiler mümkün olduğunca naylon torbalarda iç tenteye değdirmeden , gece yatarken de uyku tulumunun içinde muhafaza edilmelidir.
Rüzgar gündüzleri vadi , geceleri dağdan eser; kapı vadi yönüne verilmelidir
BİVAK YAPARKEN
- Eğer durumunuz uygunsa esneyin ve gevşeyin.
- Eğer bivak yaptığınız yer sadece oturmaya uygunsa, lokal donma riskini azaltmak için sürekli pozisyonunuzu değiştirin. ( Böylece vücudunuzun farklı bölgelerindeki kan dolaşımını kısıtlamamış olursunuz.)
- Bacaklarınız eğer aşağıya doğru sarkıyorlarsa bir askı ile bacaklarınızı destekleyin.
- Eğer lokal donma ve/veya hipotermia riski yoksa uyumaya çalışın.
- Lokal donma ve/veya hipotermia riski varsa ne olursa olsun uyumayın. Bacaklara, ayaklara ve ayak parmaklarına masaj yapın.
- Bivak torbasının içindeyken mum veya Esbit ocağı gibi bir şey yakarken torbayı yakmamaya ve içeride hava dolaşımı olmasına dikkat edin.
- Sıvı kaybınızı karşılamak ve böylece lokal donma ve hipotermi riskinizi azaltmak için mutlaka sıvı alın. Elektrolitli içecekler özellikle daha sonraki performansınıza da olumlu etkide bulunacaklardır.
- Eğer varsa kuru iç çamaşırı ve çoraplar giyin.
- Eğer bivak torbanız nefes alamayan bir kumaştan yapılmışsa içerideki su buharının dışarı çıkabilmesi için mutlaka bivak torbasını havalandırın. Buna rağmen içerideki eşyalarınız nemleneceğinden bazı eşyaları çantanızın içinde koruyun.
- Eğer bivak torbanız nefes alamayan bir kumaştan yapılmışsa mümkün olduğunca dış kumaşı su geçirmez bir malzemeden yapılmamış tüy dolgulu malzemeler kullanmayın.
- Mümkünse ıslak giysilerinizi tulumun içine alarak ya da kuru giysilerinizin üzerine giyerek kurutmaya çalışın.
- Eğer çok nemli değillerse meslerinizi çıkarmayın fakat ayağınızdaki kan dolaşımını sağlamak için mutlaka bağcıklarını gevşetin. Bazı ekstrem durumlarda bivak torbasına ayakkabılarınızla girmeniz gerekebilir. Bu durumlarda da ayakkabılarınızın bağcıklarını gevşetmeyi unutmayın.
- Partnerinizin durumunu ara sıra kontrol edin. Neşelenmeye çalışın.
- Unutmayın günün en soğuk zamanı gün doğumunun hemen öncesidir.
- Eğer her hangi bir şekilde düşme riskiniz varsa emniyet kolonunuzla emniyete girin.
- Hava koşullarının ne kadar kötü olma şansı varsa kendinizi daha rahat bir bivak yeri hazırlamaya o kadar zorlamalısınız. Böylece hem zaman daha çabuk geçecektir hem de hareket sizi ısıtacaktır
Kaya tırmanış ayakkabıları tırmanışımızı etkileyen en önemli faktörlerden biridir. Ayağımıza giymekten başka işlevleri vardır. Kayayı kavrar, tutunur ve hissederiz. KATA ayağımızı sıkmalıdır. Sıkmayan bir KATA ile iyi hissedemeyiz. İyi hissedemezsek performansımız ve derecemiz düşer. Bunlar olmasın diye de sıkı alınan KATA tam bir ızdırap vericidir. Tüm bunların iyi olduğu bir koşul ancak ne aradığımızı düşünüp tartarak hesaplarımıza uygun bir secim yapmakla yaratılabilir.
Acemi bir tırmanıcı yada usta olmamız, doğal kayalarda yada yapay duvarda tırmanmamız, genelde denediğimiz Rotaların zorluk dereceleri önemlidir. Orta derecedeki bir tırmanıcı senede 2 çift KATA kullanabilir Özellikle yapay duvarda tırmanış yapanlar bu ömrü daha da kısaltırlar. Tırmanış stili de bu ömrü değiştiren faktörlerden biridir. Ne kadar az pürüzlü duvarda tırmanış yapılıyorsa KATA o kadar uzun ömürlü olacaktır. KATA ayağımıza iyi oturmalıdır. Değişik modellerin ayağımız üzerindeki etkilerini anlayabilmek için tüm bu modelleri denemek gerekir. Sonra ne tür bir tırmanış planladığımıza bakarak sert tabanlı yada yumuşak tabanlı seçimi yapmalıyız. Eğer zor ama kısa rotalar çıkmayı planlıyorsanız, ayağınızı sıkan bir model tercih etmelisiniz. Çok ip boyu olan duvarlar amacındaysanız hala sıkı ama diğerine göre daha rahat bir seçim yapmalısınız. Yeni bir tırmanıcı iseniz çalışma sırasında uzun süreli KATA ayağınızda kalacağından rahat bir model seçmelisiniz. KATA alırken esneme payına da dikkat etmelisiniz. Esneme boy kısmından değil enleme olacaktır bu sebeple öğleden sonraları almaya dikkat ederek çok acıtmayan bir sıkılığı tercih etmelisiniz. Ne ile karşılaşacağınızın belli olmadığı durumlar için yüksek boğazlı KATAları tercih edebilirsiniz. Ama eğer performans yarışmaları amacında iseniz kısa boğazlı hafif olanlar tercihiniz olmalıdır.
KAUÇUK ÇEŞİTLERİ
Genellikle kauçuk çeşidini yada tabanı karşılaştırma yapmak için bilmek istersiniz.
Çeşitler şöyledir
--Boreal Fusion
--Vibram XSV
--Vibram Megabyte
--Steath C4
--Steath 2
BAKIM
Her kullanımdan sonra KATA'lar kurulanmalıdır.Taban kısmı ince bir tel fırça ile fırçalanarak yapışkanlığı yenilenmelidir.
KATA sıcak ortamlarda bırakılmamalıdır. Böyle bir durumda erime olabileceğinden yapışkanlık zarar görür.
KATA'lar tırmanış içindir. Kesinlikle yürümek için yada terlik gibi kullanılmamalıdır. Özellikle toprak yada bitki üzerine basıldığında yapışkanlığa zarar verici tabakaların tabanda toplanmasına sebep olunmuş olur. Buna dikkat edilmelidir.
Tırmanışlar sırasında biraz dikkatli davranmak KATA'ları temiz tutacaktır.
--bir sonraki tırmanışı beklerken sandalet yerine kapalı ayakkabılar giymek, çıplak ayakla dolaşmamak gereklidir.
--ince bir çorap giymek kokmayı engelleyecektir.Ama muhakkak ki ter ve koku olacaktır. Eve dönüşte dikkat edilecek birkaç nokta bu sorunlarımızı azaltacaktır.
--astar ve yüzeyi nemli bir bezle silinmelidir.
--sonra tercihen güneş ışığı olmayan bir yerde kurutulmalıdır.
--eğer yırtıklar oluşmaya başladıysa çok ıslak bırakacak bir temizlikten kaçınılmalıdır.
--kokulu pudra hem bakım hem koku için bir çözüm olabilir.
KATA'ların tabanları kaya üzerinde daha iyi hissedebilmek için yapışkan bir kauçuktan yapılmıştır. Bu yapışkan yüzey toz ve çakılların toplanmasına da sebep olur ki bu KATA için yapışma özelliğinin yok olması demektir. Bu sebeplerle yapılacak olan bakım bu yapışkanlık özelliğinin geri kazanılmasını sağlar.
--Tabanlar ve tekstil tarafları temiz tutulmalı
--Tırmanış dışında kullanılmamalı
--Tabanlar fırça ile fırçalanarak kauçuk siyah renge dönüşmesi sağlanmalıdır.
--Direkt güneş ışığına bırakılmamalı, sıcak bir ortamda bırakılmamalıdır. Bu kauçuk kısmında yapışkanlık özelliğinin yok olması demektir.
--Mümkünse kullanmadığınız zamanlar karanlık ve çanta içerisinde korunmalıdır.
TAMİRAT
KATA'lar ne zaman tamir edilmeli
KATA'lar yeniden kullanılacak şekilde tamir edilme gereği doğmadan önce iyi bir gözlem altında tutulmalıdır. Takipte olması gereken bölgeler
--topukların kauçuğa değdiği yerler
--Ayakların top şeklinde toplandığı yerler
--ayak parmak bölgesi
Neye dikkat edilmeli
--ince noktalarda ayrılma
--incelme, ayrılma, gerilme
--kenarlarda ki aşırı yuvarlaklaşama
--Kauçuk kabarcık yada çukurlaşmaları
KATA'da deliklerin ortaya çıkmasını beklerseniz yada yırtılmalar artık her bölgede oluşmaya başlamışsa artık tamirat çok ve gereksiz bir zaman kaybı demektir. Ayrıca bu tür tamiratlar sonucunda ortaya çıkan KATA eski verimliğinde değildir. Güven hissi vermez.
Tamirat
Eğer biraz el beceriniz var ise ve iyi aletlere sahip iseniz tamirat hiç de zor değildir. İhtiyacınız olan malzemeler KATA kauçuğu, yapıştırıcı, makas, cetvel gibi temel malzemelerdir. Bunlar tamir kiti olarak satılmaktadır. Ayrıca elektrikli matkap, ince matkap ucu seti , bıçak, pense, ısıtıcı havya ihtiyacınız olan diğer malzemelerdir. Ama bu konuda da tabii tecrübeli ayakkabı tamircileri her zaman var olan bir seçenektir.
* On-sight Flash :
Spor rotayı tamamlamak için en çok tercih dilen ve en zor stildir. Tırmanıcının ilk denemesinde önceden bilmediği bir rotayı , düşmeden çıkmasıdır.
*Flash :
Burda da amaç yine ilk denemede rotayı düşmeden bitirmektir ancak bu sefer tırmanıcının rota hakkında bilgisi vardır.
* Redpoint:
Temel olarak "mükemmel için pratik yapmak"tır. Başarılı olmasının sebebi tırmanıcının birçok kez rotayı çıkmasıdır. Sonunda, tırmanıcı düşmeden , durmadan ve dinlenmeden , malzemeyi takarak rotayı bitirebilir.
*Pinkpoint:
Redpoint'in aynısıdır ancak burada fark önceden takılmış ekpreslerin olmasıdır. Tırmanıcının tek yapacağı ipi karabinaya takmaktır.
Bazı tırmanıcılar Redpoint ile Pinkpointi pek ayırd etmezler.
Spor Tırmanış Malzemeleri
Spor tırmanış malzemeleri hafiftir ,hız ve verim sağlamak amaçlıdır.
-Ped li emniyet Kemerleri:
Hafif olan bu kemerler, birçok düşüş gerçekleşebileceği için pedli yapılmıştır. Tasarımı incedir .Hareketi ve ağırlık dağılımını sağlamak için birçok halkası vardır.
-Kaya ayakkabıları:
İnce tabanlıdırlar ve küçük numara giyilirler , böylece tırmanıcı en ufak çıkıntıyı bile ayağının altında hissedebilir.
-Ekspres Setleri:
Arabantlarla birbirine takılmış karabinalardır.Bu karabinaların biri düz-kapı diğeri eğik-kapıdır.
-Toz ve Toz torbası:
Ellerin kuru olması açısından gereklidir.
- Spor tırmanışta , tırmanıcılar önceden belirlenen rotaları takip ederler ve çıkışlarında iplerini önceden fikslenmiş boltlara takarlar.
- Atletik ve zor hareketler tırmanışın odak noktasıdır, böylece tırmanıcılar emniyet için endişelenerek enerji harcamazlar;oyunun adi " hızlı ve hafif "tir.
- Bu popüler tırmanış stili , boltlanmış her rotada yapılabilir, spor salonları, açık havadaki kayalar , yapay kayalar...
Spor Tırmanış Nedir?
Spor tırmanış maratondaki sprint gibidir. Nispeten daha kısa rotalardaki zor tırmanışlarda yüksek yoğunluk gerektirir. Bunu ayırt ettirecek özellikler , önceden planlanmış rotalar , sabitlenmiş emniyetler ve zirvelere çıkışa göre tırmanışın fiziksel görünüşünü belirtmesidir. Spor tırmanışlarda düşmek bir tırmanıcı için normal ve beklenen bir şeydir. Zor hareketlerin çalışılması sırasında düşüş sık sık tekrarlanır. Geleneksel tırmanışta tırmanıcılar düşmemek ve emniyet alanı strese sokmamak için genel olarak çok dikkat eder. Tekrar etmek gerekirse; spor tırmanışta gidilen yoldan daha önemlisi yola odaklanmaktır.
Boltlu Rotalar
Hareketleri vurgulamak için spor tırmanış yapanlar kendi emniyetlerini takarak çıkmak yerine boltlara ekpreslerini takarlar. Bu zaman , enerji ve eksiksiz malzeme ister. Spor tırmanış yapanlar zor hareketleri denemek ya da duvardaki problemleri çözmek için daha çok zaman ve enerji harcarlar. Değiskenliğinden dolayı spor tırmanış son derece popülerdir. Boltlu rotalar gerçek kayalarda da yapay duvarlarda da bulunabilirler.
Dağcılık ve tırmanış tarihine baktığımız zaman sürekli dikkat çeken isimler Hollory,Irvine ve Hillary'dir. Bir çok insan büyük zirvelerin rota öncüleri olan erkekleri bilir. Peki ya kadınlar ?
Yıllar boyunca kadınlar ilk çıkışlarını yapıp tırmanışın ve dağcılığın ilerlemesine ilham kaynağı olmuşlardır.Bunlardan bazıları şunlardır:
- 1980 Fay Tiller,okul öğretmeni 4380 metrelik Reiner Dağı zirvesi ilk kadın tırmanışçı.Uzun bir kenarı alpenstock (uzun demir uçlu tahtadan yapılmış bir yürüyüş malzemesi) kullanarak çıkmıştır
- 1974,Tonny Bullock wakinan 1906 ,6935 metrelik Pinnacle ye tırmanarak bir rekora imza atmıştır.
- 1908'de 58 yaşındayken Annie Smith Peru'daki Mt. Huascarana tırmanmış.Üç yıl sonra henüz çıkılmamış Mt.Coropuanın zirvesine çıkıp kadınlar adına bayrak dikmiştir .
- 1947 Barbara Washburn , McKinley dağının zirvesine çıkan ilk kadın olmuştur.Bir dağ fotoğrafcısı olan Brodford Washburn ile evlenmiştir ve Brodford ile birçok Alaska ekpedisyonlarına gitmiştir.
- Everest zirvesine çıkan ilk kadın dağcı Japon Junka Tabei'dir.Dünyanın en yüksek dağına kadınlardan oluşan takımıyla 1975'in mayısında çıkmıştır.
- Everest'e çıkan ilk Amerikalı kadın dağcılar Stacy Allison ve Peggy Wice'dır, tırmanışlar 1989'da gerçekleştirilmiştir.
- Nepal Himalayalarda ki Annapuma I'e ilk kadın ekspedisyonu 1978 de Arcena Blum tarafından gerçekleştirilmiştir.Zirveye ilk ulaşan Amerikalılar olmuştur.
- 8100 metrelik bir Himeleya zirvesi olan Dhaulagri'ye tırmanan ilk kadın Amerikalı Kitty CAlhoun Grissom'dur.Birleşik Devletlerin en dağcılarından biri olarak kalmıştır.
- Lynn Hilk spor tırmanışın öncülerindendir.1992 de Yosemite'nin klasik rotası El Capitan'a ilk çıkışını yapmıştır.
- Robyn Erbesfield 1992-95 yılları arasında Tırmanış Dünyası Kupasını kazanmıştır.
Sizin şansınız, bu kadınlardan daha çok desteğinizin, kaynağınızın ve daha iyi ekipmanınızın olmasıdır.Belki bu liste kendi tırmanışlarınızı ve maceralarınızı aramak için bir ilham kaynağı olur.
Neden İçeride Tırmanılmalı??
İçeride tırmanmak tırmanışa başlamak için mükemmel bir fırsattır. Tırmanışçılar uygun hareketlere konsantre olabilir ve teknik de hava şartlarının olumsuz etkilerinden uzak olarak kontrol edilebilir. Spor salonlarında tırmanmak, tırmanıcıya hafta içi ya da hafta sonu hem zaman tasarrufu hem de antrenman yapma olanağı sağlar ayrıca tırmanıcılar nadir bulunan kaya şekillerinin olduğu bir tırmanış sahası da sağlar.
Spor salonlarındaki duvarlar genel olarak top-rope rota özelliği gösterir. Bu , ipin tırmanışçının taktığı noktalardan geçerek tavana çıkması ve tekrar aşağıya inmesi demektir. Tırmanış rotalarının uzunluğu 6 - 12 metre arasındadır ve tutamaklar yüzeye yayılmıştır. Birçok salon ayrıca tırmanışçıya lider tırmanış yapma olanağı da sağlar artı kısa kaya (bouldering) çalışma imkanı da vardır. Tırmanışçılar burada yere koyulan minderler sayesinde herhangi bir emniyet almadan da çalışabilirler.
Salon Tırmanışları İçin Temel Malzemeler
Salonda yapılan tırmanışların en büyük faydası minimum malzeme gerektirmesidir:
- Kata Tırmanış Ayakkabıları
- Emniyet Kolonu
- Karabinalar, Ekpresler, Atc ya da Sekizli
- Toz Torbası , Toz
- Rahat Kıyafetler
yapay duvarda antrenman yapmak için yeterli olacaktır.
Spor Salonları Nasıl Kullanılmalı:
- Başlarken esneme hareketleri ya da yoga ile vücut ısıtılmalıdır.
- Vücud pozisyonlarına konsantrasyon için mümkün olduğunca az el kullanarak bacaklar çalıştırılmalıdır
- Daha sonra kolay bir dik rotada, rotaya dikkat etmeden 10 dakika kadar tırmanılmalıdır.
- Çeviklik kazanmak için her rotadan inişinde yapılması gerekmektedir
- Kısa kaya ısınmak içim iyi bir seçenektir. Travers yapmak denge ve teknik çalışma için faydalı olacaktır
Hasardan Kaçınmak
Kapalı yerde tırmanmanın da bir takım riskleri vardır. Genel hasarlar kollar ve ellerde ,özellikle tendonlarda meydana gelir. Tırmanıcılara acı çektiren bir diğer hasarda fazla çalışmadır. Bu hasarları önlemek için tırmanıcılar bazı önlemler almalıdırlar:
- her antrenmanda limitleri zorlamamak gerekir.
- Ağır antrenmanlar arasına dinlenmek için birkaç gün koymak ya da başka kasları çalıştıran antrenmanlar yapmak.
- "Dyno" hareketi olarak bilinen tutamağı tutmak için sıçrama gibi hareketlerden kaçınmak.