Demirkazık Tırmanışı

Faaliyet: Merdak (Mersin Dağcılık Kulübü) Demirkazık Tırmanışı
Tarih: 30;31Temmuz 2005


30 Temmuz

Saat 8:30 Mersin'de 14 kişi ile yola koyuluyoruz.  2 kişi de Tarsus'dan katılıyor.

İlk Mola Yeri Pozantı: Gece için bir miktar yakacak odun alıyoruz ve ardından Pozantı'da çay ve kahvaltı molası veriyoruz

İkinci Mola Yeri Çamardı: Son ihtiyaçlarımızı karşılıyoruz. Öğle yemeği için yediğimiz  fasulye, pilav  muhteşem bir ikili olarak damağımızda tat bırakıyor.

Kamp yerine yaklaştıkça Demirkazık yolun sonunda bütün ihtişamıyla karşımızda beliriyor. Fotoğraf çekmeden geçmek olmaz. Tüm ekibin bu muhteşem manzara karşısında şevki daha da kabarıyor. Dokunulmamış bir güzellik karşısındaki hazzı yaşıyoruz hepimiz.

Saat15:00:  Dağ evindeyiz. Bu noktada bize zirve yolunda yol gösterecek rehberimiz ile buluşuyoruz. Buluşma biraz geciktiği için grubun bir kısmı yürüyerek varmayı tercih ediyor kamp yerine.

Saat: 19:00  Sokullupınar adı verilen yerde yer alan kamp alanının önce gelen kişiler tarafından doldurulmuş olması nedeniyle bir yukarıda yer alan pınarın yanında kampımızı kurmuş ve artık akşam yemeği hazırlıklarına başlamış bulunuyoruz. (Rakım 2050) Bu arada kendi araçları ile kamp alanına gelen 4 ve ardından 3 kişilik grupların katılımıyla grubumuz rehberle birlikte 24 kişi oluyor.

Artık yemekleri yeyip hazırlık yapma ve tabiki ateşin başında keyif yapma zamanı.  Ateşin başında ve milyonlarca yıldızın altında yapılan sohbete doyamıyoruz ama yatmamız lazım. Bir sonraki gün büyük gün.

Yatmadan önce grubun bir kısmı Emler Zirvesi'ne tırmanma konusunda tercihte bulunuyor. Son kararlar sabaha bırakılıyor.

31 Temmuz

Saat: 4:00 Uykuya doyma gibi bir düşüncenin en ufak bir kırıntısı olmadan kalkıyoruz. Nedeni  Zirveye bir an önce varma düşüncemiz.

Saat 4:45 Kahvaltıyı yapıyoruz. ve zirve için yollardayız. 15 kişi Demirkazık için 6 kişi Emler için olacak şekilde ayrılıyoruz. 3 kişiyi kamp alanında bırakıyoruz.


İlk olarak patikaları aşıyoruz. Ardından yavaş yavaş parkur zorlamaya başlıyor bizleri. Eğim artıyor ve  artık kayalara tırmanmak gerekiyor.  İlk firemizi burda veriyoruz. Grup 14'e düşüyor. Bazı yerler o kadar zorlu ki aşağıya bakamıyoruz. Tüm vücudumuzla sarılarak geçiyoruz bazı noktaları. . Nefes almamız zorlaşıyor rakım arttıkça. Ama yaklaşıyoruz da...

Daha önce tırmananlara soruyoruz "Şu yukardaki gördüğümüz tepe Demirkazık mı?" diye, ama tabiki değil. Demirkazık oraya vardıktan sonra görünecek diyorlar. Gözümüzde büyüyüveriyor. Ama kararlıyız. İlk olarak aşağıdan baktığımızda bize çook yüksek görünen tepeye varıyoruz. Artık zirve göz kırpıyor. Bundan sonrası için artık ulaşmanın son adımları kalıyor. Zirve öncesi iki tarafı derin bir uçurum olan dar bir noktadan geçiş bile bizi durduramıyor. Sonunda  zirvedeyiz. Öyle bir duygu ki... (Saat 11:30)

Saat 12:15 Bir süre dinlenmenin ve atıştırmanın ardından tekrar ayaktayız dönüş için. Zirve defterine birkaç not düşerek ayrılıyoruz Demirkazık'tan

Dönüşümüz daha zor geliyor bize. Özellikle dizlerimizde çok büyük zorlamalar hissediyoruz.  Birkaç yerde ip kullanarak varıyoruz Çarsaka. Çarsakta ilerlemek ayaklarımız dinlendiriyor.  Bir adımımız  bir iki metre ilerletiyor bizi. Yolumuz kısaliyor.

Saat 16:30 Son iki kişilik grup olarak kamp alanına vararak bu keyifli faaliyeti noktalıyoruz. Pınarın soğuk suyunda bekleyen karpuzun tadına doyamıyoruz o yorgunluğun üstüne. Çadırlarımız katlıyoruz ve ayrılıyoruz.


Not: İnsan ilk zirvesi demirkazık olunca düşünüyor "Ne işim var bu dağlarda?" diye. Dönüş yolu bitmeyen bir azap geliyor. Sadece eve varmayı ve sıcak banyoyu hayal ediyor. Ama ertesi gün olunca kendine geliyor tekrar. Bir sonraki tırmanış için planlar yapmaya başlıyor.

Doğa bizi bekliyor.

Şükrü SAKARYA

Okunma 8820 defa
Yorum eklemek için giriş yapın