KDK Güneybatı

Ekip: Güçlü Özen, Erhan Pekmen
Rota: Küçük Demirkazık Güneybatı Duvarı
Kamp yeri: Arpalık Yayla

14.09.2006 Perşembe sabahı Demirkazık sapağında Camardi minibüsünden indik. Sadece 2 kişi olduğumuzdan traktör parası vermek istemedik ve dağ evine doğru yürümeye başladık. 1-2 km yürümüştük ki çimento taşıyan bir traktör bizi aldı ve köyde bıraktı. Yol kenarındaki elma ağaçlarına içimiz giderek baktık. Ama yapacak bir şey yoktu. Traktöre binmiştik bir kere.

Dağ evinin bahçesinde biraz dinlendikten sonra Cimbar vadisi üzerinden 1.5-2 saatte Arpalık yaylasına çıktık ve çadırımızı kurduk. Ertesi günkü tırmanışı düşünerek günü dinlenerek geçirdik. İlk hedefimiz Küçük Demirkazık’ın Güneybatı duvarıydı (Tunç Fındık, Aladağlarda 50 Rota, sayfa 72).
 
Saatimizi sabah 04.00’e kurduk. Fakat uyandığımızda hava çok soğuk ve karanlıktı. Hava soğukken duvara girmek istemediğimizden 1,5 saat sonra harekete geçmeye karar verdik. Saat 6.50’de kamptan ayrıldık. 8.15’de Apiskar vadisinde 2600 metre irtifaya ulaşmıştık. Kitaba göre rotaya buralardan bir yerden girmemiz gerekiyordu. Bir şeyler yiyip içip takip etmemiz gereken rotayı bulmaya çalıştık. En sonunda bir kulvar gözümüze kestirdik. Emniyet kemerlerimizi giydik. Çantalarımızdan birini ve fazla malzemelerimizi bir kaya setinin dibine bırakarak saat 9.00’da serbest olarak tırmanmaya başladık. Güçlü iki yarım ipi yüklendi, ben de çanta ve malzemeleri… Güneş dağın arkasında kaldığı için hava hala soğuktu. 

Ortalama III, III+ derece zorluktaki kaya etaplarını geçerek kitapta bahsedilen ters at nalı biçimindeki sarı kaya bandına ulaştık. Fakat henüz güneşe ulaşamamıştık. Üşümeye devam... Rotanın kilidi burasıydı (V+). Burayı 2 ip boyu tırmanarak geçmemiz gerekiyordu. Yine bir süre inceledikten sonra gözümüze bir çatlağı kestirdik. İpleri açarak tırmanmaya başladık. Güçlü lider olarak tırmanıyordu, ben de çantayla birlikte artçı olarak onu takip ediyordum. Biraz uğraştıktan sonra etabı tamamladık. Rotanın batı sırtıyla birleştiği noktaya gelmiştik. Burada 15-20 dakikalık bir mola vererek en sonunda kavuşabildiğimiz güneşin tadını çıkardık.
 
Rotanın bundan sonrası nispeten kolaydı. Bazı yerlerde biraz boşluk hisli geçişler yapsak da problem yaşamadan 13:45’de zirveye ulaştık. Bir şeyler yedik içtik, zirve defterini imzaladık ve inişe geçtik. Bacaya geldiğimizde buraya bir adet bolt çakılmış olduğunu gördük. Geçmişte bazı ekipler burada iniş için sikke bırakmışlardı. Bazı ekipler de (herhalde bu sikkelere çok fazla ihtiyaçları olduğundan) çakılan sikkeleri sokup goturmuslerdi. Sonuçta kayada büyümüş bir çatlak hatıra olarak kalmış, inişlerin çoğu da biraz daha fazla zahmetle yan taraftaki alternatif geçişten yapılır olmuştu. Bu sebepten dağda boltlamaya pek sıcak bakmasam da çakılan bu bolta ve üzerindeki çelik karabinaya memnun oldum diyebilirim.

 2 tane 60 metrelik ipimiz sayesinde tek seferde neredeyse Apiskar vadisine kadar iniş yaptık. Slab kayalıklardan inerek carsak vadi tabanına, sonrasında da çantalarımızı dibine bıraktığımız kaya setine ulaştık. Biraz dinlendikten sonra inişe devam ettik. 17:30 civarında kampımızdaydık.

Okunma 9493 defa
Yorum eklemek için giriş yapın