Katılanlar:
Levent Kumyol
Murat Tuğrul
Egemen Erdoğan
Çiğdem Bayçay
Tolga Kanık
Önsöz
Odtü Sat Madag’ın mağara dalışı ve araştırma misyonuna uygun olarak Teke Yarımadası’nda çok sözü edilen bazı sulu mağaraların dalışa uygun olup olmadığını araştırmak, bu sırada yapabildiğimiz kadar da kuru mağaraya girmek üzere yola çıkıldı.
Molla Deliği Mağarası (23-25 Şubat)
Ulaşım:
Antalya Kaş Yolunun Kemer Kavşağı’nda inilir. Buradan Kuzdere yazan sapaktan içeri girilir.1 km sonra Kuzdere Köyü Merkezi’ne varılır. Köy dediğimize bakmayın, oldukça gelişmiş, ne ararsanız bulabilirsiniz. Buradan biraz daha denizden içeri ilerlemek gereklidir. Mehmet Gökkaya’nın evinin olduğu mevkii sorulur. Yaklaşık 2km daha yürünüp bu mevkiiye varılır. Mehmet Gökkaya’nın olduğu mevkiide ya kendisine ya da etraftakilere sorularak yukarıda Tahtalı Dağı’na daha yakın olan Halil Karakoyunlu’nun (Yörük Halil) dağ evine çıkan yol sorulur. Zaten tek bir yol yukarı çıktığından ve Yörük Halil tanınan bir kişi olduğundan kime sorsanız gösterir.
Yörük Halil yardımsever bir kişi olduğundan, bundan sonra bizden gelen olursa mağaraya kadar götürebileceğini söylemiştir. Kendisinden gerektiğinde katır tutmak mümkündür. Yörük Halil’in evi yolun sonu olduğundan bu noktadan itibaren arabadan inilip, mağaraya yürümek gerekmektedir. Biz hava yağmurlu olduğundan, Yörük Halil işi çıkıp da bizi götürmeye sabah gelemediğinden ve de yağmurlu havada mağaranın aktif olduğunu da bildiğimizden mağaraya gidemedik. Yöre halkının tarifleri gerçekten çok kafa karıştırıcı ve yetersiz oluyor. Bizim tariflerden anladığımız kadarı ile: Mağara Tahtalı Dağı’na bakıldığında alt yamaçlarını görmemizi engelleyen gri renkli bir kaya sırt hattının solunda, düzlük bir arazinin de solundaki kayalarda yerden 10 metre yüksekliktedir.
Teknik Detaylar:
Mağara yataydır. Yaklaşık 460 metre uzunluğundadır. Mağara’nın sonu bir gölet ile bitmektedir. Burası bir sifon olduğundan yağışlı mevsimlerde mağarayı su basmakta ve sel suyu mağaranın ağzından şiddetli bir şekilde fışkırmaktadır. Altından develer geçse ıslanmamaktadır. Mağara profili ve ayrıntılı bilgi Madag arşivindeki MTA Teke Yarımadası’ndaki Mağaralar kitabında vardır. Kitap Sat-Madag dolabındadır.
Ayı İni Mağarası (25-27 Şubat)
Ulaşım:
İlk önce Kumluca’ya varmak lazımdır. Kumluca’dan Çavuşköy’e veya Olimpos mevkiine ulaşım için çalışan araçlar vardır ama sınırlıdır. Kumluca terminaline erken varılırsa yardım alınabilir. Buradan söy1enene göre 1 saatlik yürüyüşle (bizim ulaşmamız çok daha fazla zaman aldı) mağaranın olduğu 4-5 evlik mevkiye gelinebilir. Bizim ulaşımımız ise şöyle oldu:
Olimpos üzerinden köye ulaşmayı planlıyorduk. Ancak otobüste giderken Otel Albos’un bekçisi olduğunu sonradan öğrendiğimiz bir adam bizi zaten Çavuşköy’e gittiğinden bırakabileceğini söyledi. Toplam 10 milyona yaklaşık yarım saatlik bir yolculukla köye ulaştırdı. Şimdi, Çavuşköy’ün aşağıda sahile çok daha yakın olan Bahçeler Mahallesi’ne inmeniz gerekiyor. Bunu da oraya sorarak bulabileceğiniz gibi araba da sizi bırakabilir. Mahallede bir cami var ve caminin yanından bir stabilize yol yüzünüzü deniz yönüne verdiğinizde sağa yukarı tırmanıyor. Bu yolu dosdoğru takip edin. Bu yolu bulamazsanız, mahallede Çobanın yayla evleri nerede diye sorabilirsiniz. Yaklaşık 2 saatlik bir yürüyüşten sonra 4-5 evin olduğu bir mevkiye geleceksiniz. İrtifa yaklaşık 300 metredir. Burada çobana mağaranın deliğinin nerede olduğunu sorabilirsiniz.
Yolun bulunduğu yamaçtan karşıdaki yamaca baktığınızda çok sık bir ağaç ve dikenli bitki örtüsü ile kaplı olduğunu rahatlıkla görebilirsiniz. Bu sebepten iyi bir tarif almadan mağaranın ağzını bulmak ve oraya ulaşmak çok zordur. Evlere sırtınızı verin, karşı yamaca biraz sola doğru bakın. Ormanın arasında sarı dik kayalıklar göreceksiniz. İşte mağaranın ana girişi buranın 10 metre kadar altında gizlenmiştir. Bulunduğunuz yamaç tarafında -yolun karşı yamaca bakan tarafı oluyor- bir portakal bahçesi vardır. Bu bahçenin olduğu yerden iki yamacı ayıran dereyi kolayca geçebilirsiniz. Başka bir yerden dereyi geçmek çok zordur. Dere yer yer çok uzun şelaleler yapmaktadır. Dereyi geçtikten sonra yamaçta biraz yukarı tırmanın ve sola dönüp uygun açıklıkları yakalayarak seviyenizi kaybetmeden mağara ağzına kadar ilerlemeye çalışın. Buradan yaklaşık 30 dakika sürecektir. Bazı yerlerde bitki örtüsü inanılmaz sıklaşıyor ve yerler de kayganlaşıyor. Yanınızda bir makas götürürseniz yolunuzu açabilirsiniz ve dikenli tel otlarına takıldığınızda kendinizi kurtarabilirsiniz. Eğer doğru yoldaysanız önce karşınıza geniş bir delik çıkacaktır. Bu delik mağara girişi olmayıp mağaranın sonuna dalalet eden 10 metre dik inişli bir bacadır. Buradan yan kesmeye devam edin. 15 Dakika sonra ana girişie varacaksınız. Mağara ağzı 3 metrelik inişle içine girilebilen ve burada ağaçtan bir merdiven olan bir şekildedir. Dönüş aynı yoldan yapılır.
Kumluca’ya dönmek için ise az önce bahsettiğimiz iki yöntemden bir uygulanır.Çobanın evlerinin önünden geçen stabilize yoldan asfalta ulaşılır. Burası da bir mevkiidir. (1 saat) Oradan araç tutulur ve Mavikent’e ve Mavikent’ten Kumluca’ya geçilir. Mağaranın bulunduğu bölgeden stabilize yolda zıt yöne yüyürseniz, geldiğiniz yere yani tekrar Bahçeler Mahallesi’ne inersiniz. Buradan araç tutulur. Bahçeler Mahhalesi’nden Kumluca’ya çalışan düzenli araç yoktur, Çavuşköy’den vardır. Ama akşam bir saatten sonra bitmektedir. Bu sebepten en iyi method Mavikent’e ulaşmaktır.
Teknik Detaylar:
Yaklaşık 137 metre eninde kısmi yatay bir mağaradır. Tavandan yoğun bir şekilde su damlamaktadır. Beyaz travertenler hoş gözükmektedir. Mağaranın sonunda soldaki bacadan tekrar içeriye gün ışığı girebilmektedir. Mağaranın profili ve diğer bilgiler MTA’nın kitabında vardır.
Çamlıca Mağarası (27-28 Şubat)
Ulaşım:
Demre (Kale) terminalinde Antalya-Kaş aracından inilir. Bulunan noktadan sahil 5 kilometredir. Sahilde ufak bir yat limanı vardır. Aynı zamanda sulak alan ve kuş cennetidir. Gece kalınacaksa Kent Pansiyon’a gidilir. Pansiyon sahibi kafadar bir insandır. Tekne ayarlamada size yardımcı olur. Bizi otelden sahile götürüp getirdi.
Demre ana üs olup, mağaraya araba ile ulaşmak mümkün değildir. Tekne tutmak gereklidir. Tekne ile Çamlıdere Koyu’na gidilir. Koya yat limanından yaklaşık güneybatı yönünde dümdüz gidilerek ulaşılmaktadır. Koydan mağaranın ağzına 3-4 dakikada çok bariz bir patikadan tırmanılır. Aynı yolla geri dönülür.
Teknik Detaylar:
Yaklaşık 80 metre eninde yatay bir mağaradır. Mağara aşağı doğru inmektedir. Deniz seviyesine ulaşıldığı iki ayrı noktada küçük göletçikler oluşmuştur. Bunlardan sağda olanın üzerine tahminimizce yakın zamanda bir çöküntü olmuştur. Su sadece kayaların arasında görünmektedir. Solda olanı ise dışarıdan bakıldığında çok daha derindir. Murat ve Levent’in serbest malzeme ile dibine ayrıntılı bakmaları sonucu göletin içinde sola doğru yaklaşık 3 metre çapında bir kolun derinlere indiği saptanmıştır. Mağara dalışına uygun olabilir. Daha önceden teknecinin söyledğine göre bir dalgıç gelmiş, gölete dalmış, beline bağlanan iple içeride 60 metre kadar yatay ilerlemiştir.
Malzeme:
Teknik:
2x15 m. Çelik merdiven, 1 adet 10,5 mm. 50 m. Statik ip, 3 sekizli, 3 oval karabin, çeşitli boy perlon ve prüsik, 1 kilitli, 1 HMS, 4 speedy, çeşitli boy statik babalar, 1 koşum , 1 kask, 3 karpit lambası, 3 kg. Karpit, 3 PC Lite dalış feneri. Mağara Serbest Dalış İçin:
Bir çift dalıcıyı donatmak üzere dalış giysisi, ABC ve ağırlık kemeri. Kamp:
Çadırlar, 2 Ocak, ispirto, benzin, yiyecek, öğlenleri atıştırma. Ekmek günlük alınmaya çalışıldı. Su bu mevsimde problem olmuyor. Kamp atacağınız yerlerde jandarmaya haber vermeyi unutmayın. Jandarma:
Mağaracılar defineciler ile aynı kefeye konduğundan, gidilen ve kamp atılan tüm yerlerde jandarmaya haber verilmelidir. Aksi halde kampınızı söküp bölgeden gitmeniz gerekebilir. Bazı Önemli Telefon ve Adresler
Mehmet Gökkaya: 818 04 47 ve 0 536 333 25 14
Ali Rıza Kodaz: Bu beyefendi bizi Kumluca terminalinden Çavuşköy’e getirdi. Otel Albos’un bekçisiymiş. Otel Adrasan Koyu’na çok yakınmış. Pek sağlam bir adama benzemiyor. Tel: 542 734 05 34, Otel Albos: 883 10 27
İsmail Öz: 818 10 70 (Kent Pansiyon)
Son Söz
Özellikle Çamlıca Mağarası’nın büyük bir keşif olabileceği inancındayız. Mağara ağzının çok geniş oluşu ve gölete ulaşımın kolaylığı burasını mağara dalışı için oldukça cazip kılmaktadır.
Tabak Mağaraları da bir diğer planımız olmasına rağmen diğer mağaraları ararken çok zaman kaybettiğimizden dolayı ne yazık ki bakılamadı. Bunlar mağara camiasında iyi bilinenlerden olduklarından bilgi elde etmek kolay olacaktır.
Molladeliği Mağarası ise halen esrarını koruyor. Yörük Halil’in anlattıkları gerçekten ilginç ve heyecanlandırıcıydı. Bu mağaraya mutlaka bir araştırma yapılmalıdır.
İyi mağaralar !
Tolga Kanık