Alpay Oğuş

Alpay Oğuş

Cuma, 11 Kasım 2011 20:27

Kas İskelet Sistemi Yaralanmaları

 

BURKULMA: 
Burkulma ve incinme bir eklemin kemiklerini bağlayan ve eklemin hareketindeki sağlamlığı sağlayan dokuların yaralanmasıdır. Eklem çevresinde şişlik, morarma ve ağrı oluşur. Burkulma bağın gerilmesi ve yırtılmasıdır; incinme ise kas gerilmesidir. Burkulma ve incinme ani dönme ya da gerilme gibi eklemi normal hareket sınırları dışında harekete zorlayan bir travmadan sonra meydana gelir. Bütün eklemlerde mümkün olmakla birlikte, en çok ayak bileklerinde, dizlerde ve parmaklarda meydana gelir. 



Burkulma ve incinmelerin şiddeti, hafif dereceden ameliyat gerektirecek dereceye kadar olabilir. Genellikle kendi kendine tedavi yeterlidir. Yaralı bir eklem genelde 24 saat içinde yük taşımaya başlar ve 2 hafta içinde iyileşir. 

Tedavi; yaralının değerlendirilmesi yapıldıktan hemen sonra soğuk tedavi ye başlanmalıdır. İlk 24-48 saat yada ağrı ve şişme durana kadar günde 3-4 sefer tekrar edilirse daha hızlı iyileşir.

1. Dinlenme; yaralanan bölge en az 30 dakika kullanılmadan dinlendirilir.

2. Soğuk kompres; bir torbaya doldurulmuş ezilmiş buz tişörte veya çoraba sarılarak yaralı bölgeye konur. Buz yoksa soğuk suya sokulur yada sıcak havalarda ıslak pamuklu örtüyle sarılabilir.

3. Elastik bandaj; iyice oturacak şekilde olmalı fakat kan dolaşımını bozmamalı. 

4. Kaldırma; yaralı bölge kalp seviyesinden yukarı kaldırılmalı. 

5. Soğuk tedaviden sonra eklemi kullanmaya başlamadan önce 10-15 dakika kendi kendine ısınması beklenir. 

6. Şişme ve morarma durmuşsa sıcak tedaviye geçilir.

7. Isıtmak; sıcak ve nemli pamuklu örtüyle yaralı bölge sarılarak ısıtılır.

8. Egzersiz; yaralı bölgeyi kullanmaya başlamadan önce ağrı sınırında normal eklem hareketleri yaptırılır. 

9. Yaralı bölgeyi hareket ettirtemiyorsa kullanılmaması önerilir. Eklem sabitlenir ve yaralı tahliye edilir. 

KIRIKLAR; 
Bir kuvvet zoruyla kemik bütünlüğünün bozulmasıdır. 

Çeşitleri: 
Kapalı kırık; deri bütünlüğü bozulmamıştır. 
Açık kırık; deride açık yara vardır ve kemik uçları dışarı çıkmıştır.

Önemli kırık belirtileri 

1. belirgin şekil bozukluğu
2. dolaşım, duyu ve hareket bozukluğu
3. şişlik, morluk
4. kırık kemiklerin birbirine sürtünme sesi
5. dayanılmaz ağrı
6. açık yara 
7. hareket kısıtlılığı ve kuvvetsizlik
8. dokunmaya karşı hassasiyet

Kırık olup olmadığını kontrol ederken yavaş hareket etmek ve karşı tarafla karşılaştırmak gerekir. Açık yara varsa steril pansumanla sarılmalıdır. Kanama varsa bilinen yöntemlerle durdurulur. Ağrıyı azaltmak, damar ve sinirlere verilebilecek hasarları önlemek için atellemek gerekir. Kırık kemikte şekil bozukluğu varsa normal doğrultusuna getirilir. Bunun için hafif çekme uygulanarak düzeltilir. Bir atel malzemesi bulunur. Tespit için kullanılan baton, mat, çantanın sırt destekleri, karton, tahta,... ve benzeri malzemeler bir üst ve birde alt tarafındaki eklemleri içine alacak uzunlukta olmalıdır. Uyluk kemiği için kalça ve diz, baldır kemiği için diz ve ayak bileği, ön kol kemiği için dirsek ve el bileği eklemleri sabitlenmelidir. Atel malzemesi yerleştirilip aşağıdan yukarı doğru sarılır. Sargı sonunda atel hareket etmemeli ve kan dolaşımı engellenmemeli. Dolaşım, his, hareket testi yapılır. Kırık yerin üzerine havluya sarılı buz konabilir. Kırık bölge kalp seviyesinin üzerine kaldırılır.

Açık kırıkta; tahliye süresi uzunsa dışarıda ki kemik ucu çekme uygulanarak içeri sokulur, enfeksiyon ve oradaki damarlara verilen hasar riski göze alınır.





ÇIKIKLAR: 
Bir eklemi oluşturan kemiklerden bir veya hepsinin birbiri üzerinde yer değiştirerek normal eklem ilişkisinin değişmesidir. Kemik uçları normal doğrultusunda değildir, eklem yanlış pozisyonda görünür. Yaralı eklemde aşırı ağrı duyar ve normal hareket sınırı kaybolur. Eğer yakında bir doktor varsa eklem bulunduğu gibi sabitlenir. Doktor uzaklardaysa, sabitlemeden önce çıkığı yerine oturtmayı denemek gerekir. 

Çıkık eklemin iki tarafından tutarak kemiklerin doğrultusu boyunca çekilir. Nazikçe çekerken kemikler normal yerlerine doğru hafifçe itilir. Güç kullanmadan kasların yorulup, gevşemesi beklenir. Yaralı artan ağrıdan şikayet ederse daha ileri gidilmez. Yerine oturtulduktan sonra eklem atellenmelidir.
Cuma, 11 Kasım 2011 20:26

Kafa Yaralanmaları

 

Kafatası içi basıncının artmasıyla oluşabilecek beyin yaralanması belirtileri; 

Kafa yaralanmasına uğrayan bir kimse önce iyi görünüyorken, daha sonra durumu kötüleşebilir. Aşağıdaki belirti ve bulgulardan herhangi birisi görülürse yaralının bir an önce tahliye edilmesi gerekir: 

1. Bilinç seviyesinde değişiklik
2. Kişilik değişiklikleri
3. Gitgide artan şiddetli baş ağrısı
4. Görme bozuklukları, (çift görme) 
5. Kulaklardan veya burundan kan ve/veya omurilik sıvısı gelmesi
6. Mide bulantısı ve uzun süreli kusma
7. Göz bebeklerinin eşit büyüklükte olmaması
8. Kulakların arkasında ve gözlerin etrafında morarma
9. Nabız ve solunumun düzensizleşmesi
10. Belirgin şekilde çökük kafatası kemiği kırığı olması 11. Özellikle yüz bölgesinde derinin terli ve sıcak olması
12. Kasılmalar oluşması

Yaralı bulunduğunda ilk önce A.-B.-C. kontrolü yapılmalıdır ve sorun varsa düzeltildikten sonra fizik muayene yapılır. Kafa travması tespit edilirse hasta düz yatırılır ve gövdesi yerden 30 cm yükseltilir. Bilinç kaybı yaratmayan kafa yaralanmalarında; Kafatası derisinde meydana gelebilecek ağır kanama veya yumurta büyüklüğünde şişliğe rağmen ciddi yaralanma olmayabilir. Saçlı deride yarık varsa ama kafatası sağlamsa; kanama, bolca tamponla uygulanacak baskılı sargı ile kontrol edilmelidir. Şişliklere buz koyulabilir. Yaralı 24 saat gözetim altında tutulmalıdır. 

Eğer yaralı bir an için bilincini kaybetmişse genelde endişelenecek bir durum yoktur. Yaralının bilin kaybına uğradığını hatırlayamayabileceğini unutmamak gerekir. Yaralı 24 saat gözetim altında bulundurulmalı, gece 2-3 saatte bir uyandırarak beyinde ciddi bir yaralanma olduğunu gösteren artan kafa içi basıncı belirtileri gözlenmelidir. Bu süre içinde ağrı kesici verilmez. 

Birkaç dakikadan fazla süren bilinç kaybı ciddi beyin yaralanmasına işaret edebilir. Kafaya gelen şiddetli darbeler yüzünden omurilik yaralanması olabileceği düşünülerek boyun kontrol edilir ve dikkatli hareket edilir. Eğer solunum bozulur veya yavaşlarsa suni solunum yapılır. Süratle tahliye gerekecektir.